Efsane Kadrolar #1 SSCB 1988

yasi 25-30 arasinda olanlar icin 1988 avrupa uluslar kupasi'nin onemi suphesiz buyuktur. belki cogunluk icin dogrudurust izlenebilen ilk buyuk kupa oldugundan, ama sanirim daha cok kupayi kazanan hollanda takiminin yildizlarinin sonraki yillarda avrupa ve dunya futbolunda yarattigi etkiden dolayi bu kupanin yeri ayridir.

benim icin de bazi maclarini izledigim 1986 meksika dunya kupasi'ndan sonra neredeyse tamami izlenen ilk buyuk organizasyon olmustu 1988 yilinda bati almanya'da duzenlenen avrupa futbol sampiyonasi. hatta futbolla ilgisi arada bir milli takim maclarini izlemekle sinirli olan babamin kendi neslinin cogunlugu gibi bir hollanda hayrani olmasindan oturu hollanda'ya karsi istemsizce bir antipati beslemistim. aslinda, bu antipatinin nedeni turnuvanin yari finalinde ben heyecanli bir sekilde bati almanya-hollanda macini izlerken, babamin "ne maci var?" diye sorarak gelmesi ve ardindan da sahada oynanan oyuna bakmaksizin "hollanda alir" demesinden ote birsey degildi herhalde. bunun uzerine bati almanya'nin kazanmasini isteyen ben ne yazik ki beklentilerime kavusamamistim. sonrasinda malum finalde sscb'ni de gecerek kupaya uzanmislardi portakallar hem de efsane golculeri marco van basten'in atilan en guzel gollerden birine imza attigi bir final maciyla.

ozellikle takim sporlarinda buyuk disipline sahip olmasiyla taninan sscb, basketbol ve voleybol gibi sporlarda yillarca abd ile buyuk bir rekabete girmis, soguk savas yillarinda her alanda yasanan cekisme spora da bulasmisti.

ancak, su an bahsedecegimiz takim finalin galibi hollanda degil, buruk tarafi sscb. aslinda, grup macinda hollanda'yi yenerek gruptan lider cikan ve finale gelirken pek cok kisinin de favorisi olan taraf onlardi. hala daha o turnuvayi izlemis olan ve futbolla yakindan ilgilenenlerin ezbere sayabilecegi bir kadroya sahiptiler. zaten, yazida soylemek istedigimiz nokta da bu kadronun ilgincligi.

sscb, dagilmadan once 15 cumhuriyet'ten olusan ve herseyin otesinde spor musabakalarinda, hangi dal olursa olsun iddiali olabilen bir ulkeydi, bazi tarihcilerin deyisiyle ise "son imparatorluk". iste bu sscb, spor alanindaki basarilarini, etik olarak tartisilan bazi uygulamalari bir kenara birakirsak, cocuk yasta buldugu gelecegin buyuk yeteneklerini, yeteneklerine uygun branslara yonlendirmeye borcluydu. ancak, ozellikle takim sporlarinda buyuk disipline sahip olmasiyla taninan sscb, basketbol ve voleybol gibi sporlarda yillarca abd ile buyuk bir rekabete girmis, soguk savas yillarinda her alanda yasanan cekisme spora da bulasmisti.

1960'larda efsane kalecileri lev yashin onderliginde avrupa'nin en guclu kadrolarindan birine sahip olan sscb futbol milli takimi, buna benzer kemiklesmis bir kadroyu 1980'lerin ikinci yarisinda tekrar elde edebilecekti. ulke tarihinin yashin'den sonra en buyuk kalecisi kabul edilen rinat dasayev, 1986 france football avrupa'da yilin oyuncusu odulu sahibi igor belanov, yetenekli orta saha oyunculari aleksandr zavarov ve sergei aleinikov ile golculeri oleg protasov gibi oyuncularin basi cektigi, hepsi sistem icinde onemli birer yildiz olan bir kadroya sahip olarak 1988'de bati almanya'ya gelmisti sscb. ancak, bu kadronun ilginc bir ozelligi vardi: 20 kisilik kadrodaki oyuncularin cok azi bugun milli takimlarda oynasalar rusya federasyonu adina oynayabilirlerdi. bir kere, kadrodaki 11 oyuncu o yillarin avrupa'daki en guclu takimlarindan olan dynamo kyiv'de oynuyorlardi. bir baska deyisle, neredeyse dynamo kyiv onbiri de 1988 avrupa futbol sampiyonasi'nda boy gosteriyordu:kalede viktor chanov, defansta volodymyr bessonov, anatoliy demyanenko, oleg kuznetsov ve sergei pavlovich baltacha, orta alanda vasiliy rats, gennadiy litovchenko, alexei mikhailichenko ve aleksandr zavarov ile forvette igor belanov ve oleg protasov. bu oyuncularin hepsinin ukrayna kokenli oldugunu da ayrica belirtmeliyiz, iclerinde macar asilli olan bile vardi (vasiliy rats). hatta bu isimlerden nispeten genc olanlari -kuznetsov, litovchenko, mikhailichenko ve protasov- az da olsa ukrayna milli takimi'nda da oynama firsati buldular ukrayna bagimsizligini kazandiktan sonra.

kadrodaki oyunculardan sadece dordu bugun rus liginde mucadele eden bir takim adina oynuyorlardi turnuva sirasinda. ucu spartak moscow formasi giyen, kaleci rinat dasayev, defans oyuncusu vagiz khidiyatullin ve orta sahada top kosturan victor pasulko, bir de zenit leningrad'in forveti sergey dmitriev. ancak bu isimlerden dasayev ve khidiyatullin tatar asilli idiler, pasulko ise ukrayna'da dogmustu ve moldova asilliydi.

ilk onbirin onemli isimlerinden sergei aleinikov ise belaruslu'ydu ve turnuva sirasinda bugun belarus liginde mucadele eden dinamo minsk formasini giymekteydi.

sozun ozu, kadrodaki isimlerin hemen hepsi sscb'ye bagli rusya disindaki diger cumhuriyetlerden gelme oyunculardi. tipki basketbolda litvanya ekolunden gelen isimlere agirlik verdigi gibi, sscb basari adina futbolda da ukrayna ekolune agirlik vermisti ve kadronun yaridan fazlasi ukrayna asilliydi. ustelik bu cogunluk, ilk onbirin de neredeyse tamamini olusturmaktaydi.

tabii, bu durumun arkasindaki tek nedenin sscb'nin sportif basarilarla propaganda yapmak icin abd ile buyuk bir yarisa girmesi ve bunu gerceklestirmek icin her bransta hangi cumhuriyetten daha fazla yetenek varsa onlardan daha fazla yararlanma yoluna gitmesi oldugunu soylemek haksizlik olacaktir. yukarda saydigimiz takimin basindaki isim olan valeri lobanovskiy gelmis gecmis en buyuk teknik adamlardandi ve kendisi de ukraynali'ydi. dahasi 1970'lerin ortasindan beri dynamo kyiv'i calistirmanin yaninda, bu donemin cogunda sscb'nin futbol milli takimi'nin basindaki adamdi. yani, lobanovskiy hem kulup takiminda hem de milli takimda en cok guvendigi oyunculari secerken ayni isimlere yonelmisti.

sonuc olarak, 1980'ler boyunca buyuk basarilar yakalamis bir dynamo kyiv merkezli sscb milli takimi 1988'de oynadigi final disinda beklenen baska buyuk basarilara da ulasamadi. hatta, finaldeki rakipleri hollanda'nin aksine oyuncularinin cogu kariyerlerinin zirvesini turnuva oncesinde ya da turnuvayi takip eden birkac yil icinde yaptilar. turnuvanin ardindan juventus yolunu tutan zavarov ve bir yil sonra yanina gelen aleinikov'un bu maceralari da cok uzun surmedi ve 1990'da sona erdi. dynamo kyivli yildizlarin geri kalanlari da ya kariyerlerini dynamo kyiv'de surdurduler ya da gittikleri diger takimlarda fazla basarili olamadilar.

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails