Tarihten Notlar: Ya Dünya Kupası Ya Avrupa Şampiyonası

şampiyonaya götürülen üçüncü kalecilerin sahaya ayak basamadan geri dönmesini yazarken yararlandığımız the guardian gazetesinin aynı sayfasında ilginç bir şeye daha şahit olduk. bir önceki yazıda turnuvaya gidip de turnuvada oynamayan kalecilerden bahsettikten sonra şimdi de iki büyük turnuvaya birine devamlı gidip de diğerine hiç gidemeyen iki oyuncudan bahsedeceğiz. ama avrupa şampiyonasında yer almayan milyonlarca futbolcudan bu isimleri ayıran bazı özellikler var şüphesiz.

aslında avrupa şampiyonası sırasında benim de aklıma takılan bir durumla ilgili bu oyuncuların yazıya konu olan özelliği. ryan giggs gibi büyük bir yıldızın büyük bir turnuvayı -milli takımla birlikte- göremeden kariyerinin biteceği anlatılır ya hep. işte bazı oyuncular için de kıta turnuvalarında -avrupa şampiyonası, afrika uluslar kupası, copa america, asya kupası vb.- yer almak daha kolay olabilir, ancak dünya kupalarında oynamaya ülkelerinin gücü yetmeyebilir. tabii ki bahsettiğimiz kıta avrupa olunca hem avrupa şampiyonasına hem de dünya kupasına katılma olasılığı pek fark etmiyor. çünkü avrupa'nın dünya kupalarındaki kontenjanı ile avrupa şampiyonasına katılan ülke sayısı üç aşağı beş yukarı aynı.

-ingiltere euro 2008'e katılabilse ve kadroya çağrılsa tam dördüncü kez avrupa şampiyonası kadrosunda görecektik phil neville'i. ancak 1998 dünya kupası kadrosundan çıkartıldığında ağlamakta ne kadar haklı olduğunu da anlıyoruz şimdi. muhtemelen kariyerini dünya kupasında hiç oynamadan sonlandıracak-

neville kardeşlerin küçüğü phil neville, 19 yaşından beri 59 kez ingiliz milli takımında oynayan bir oyuncu. milli takım serüveninde de hepsinde oynamamış olsa bile 3 kez avrupa şampiyonası kadrosuna girmeyi başarmış: 1996, 2000 ve 2004'te. ancak ülkesi 1998, 2002 ve 2006'da dünya kupasına katıldığı halde hiç dünya kupası kadrosunda yer bulamamış phil neville. 1998'de glenn hoddle son anda kadrodan çıkartınca, 2002 ve 2006'da da kadroya baştan beri giremeyince bu şansı kaçırmış ingiliz sol bek.

kariyeri phil neville ile kıyaslanmayacak denli büyük başarılarla dolu bir başka isim ise tam tersi şekilde dünya kupalarında defalarca oynadığı ve ülkesi avrupa futbolunun en büyüklerinden olduğu halde bir kez olsun avrupa şampiyonasında oynayamamış. avrupa'da ve dünyada 1993 yılının en iyi futbolcusu seçilen bir isimden bahsediyoruz. 1990, 1994 ve 1998 dünya kupalarında hep italya'nın en büyük umutlarından olan, kariyerinde 300'den fazla gol olan bir isim: roberto baggio. euro 92'de ülkesi italya şampiyonaya katılamamıştı, o yüzden yoktu. euro 96'da arrigo sacchi ile takıştığı söylendi, italya gruptan çıkamayıp evine dönünce de bir önceki dünya kupasının son saniyesine kadar ülkesinde halk kahramanı olan baggio'nun yokluğu anlaşıldı. son olarak euro 2000'de de kadroda değildi ama bu sefer italya finali altın golle kaybedecek kadar yaklaşmıştı kupaya.

-oynadığı dünya kupalarında hep en çok konuşulan oyuncular arasına giren roberto baggio'yu tek bir avrupa şampiyonası maçında hatırlayan var mı-

iki oyuncuda da iki büyük kupadan birine karşı büyük bir özlem olsa gerek. roberto baggio mükemmel kariyeri boyunca avrupa'nın önde gelen isimlerinden biriyken bir kez olsun avrupa şampiyonasında oynayamadan futbola 2004'te veda etti. phil neville'in önünde az da olsa bir umut var. ingiltere 2010'da güney afrika'daki dünya kupasına giderse kadroya girmesi onu baggio'dan ayıracak. ama görünen o ki bu olasılık epey az.

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails